ufuk saçıntı
Ufuk Saçıntı
Tüm Başlıklar

Miras hukuku, herkesi az ya da çok ilgilendiren konular arasında yer alıyor. Şahsi mülkiyet hakkının var olduğu, ölümün de kaçınılmaz bir son olduğu düşünüldüğünde hukukun bu dalı herkesi ilgilendirir bir hal alıyor.
Miras olarak kalan ve kişiye bağlı olmayan mala tereke deniyor. Bu terekenin paylaşımı aşağıda detaylı olarak anlatılıyor.

Miras Hukuku Nedir ?

Miras hukuku, ölen veya gaipliğine hükmolunan şahsın geride kalan varlıklarının paylaşımını konu edinen hukuk dalı olarak adlandırılıyor. Burada iki husus dikkat çekiyor. Birincisini, paylaşıma konu olan varlık üzerinde sahibinin söz söyleyecek durumda olmaması diğerini ise varlıklar oluşturuyor.
Burada özellikle kullanılan varlık kelimesi, mirasçıların kalan borç üzerinde de yükümlülüklerini işaret ediyor.
Miras Hukuku, en çok konuşulan hukuk alanlarından birisini oluştursa da Türk Hukuk Sisteminde ayrı bir kanun olarak düzenlenmediği görülüyor. 4721 sayılı Medeni Kanunu’nda, bir bölüm halinde yer alıyor ve 495-682. maddeleri arasında miras hukukuna dair konular düzenleniyor.

Miras Hukuku ve Mirasçılar

Miras hukukuna göre mirasçılar, temelde ikiye ayrılıyor. Bunlardan ilkini, kan bağı sebebiyle mirastan pay almaya hak kazananlar oluşturuyor. Bu kişilere yasal varisler deniliyor. İkinci grup ise miras bırakanın sağ iken iradesini ortaya koyarak mirasından yararlanmasını istediği kişi veya kişilerden oluşuyor.
Kan bağı bulunmasa da eşler, yasal mirasçılar arasında yer alıyor ve mirastan da en büyük paya sahip oluyor.

Yakınlık Dereceleri ve Paylaşım

Eşin durumunun farklı olduğundan yukarıda bahsedildiğinden, eş dışındaki mirasçıların yakınlık derecelerine göz atmak gerekiyor.
Zümre ya da derece denilen bu yakınlık seviyelerinde üç grup söz konusu oluyor:
  • Birinci Derece Yakınlar
  • İkinci Derece Yakınlar
  • Üçüncü Derece Yakınlar
İlk zümreyi, miras bırakanının çocukları oluşturuyor. Ölmüş çocukların yerine onların çocukları, babalarına veya annelerine düşen mirası eşit oranda paylaşıyor.
İkinci zümrede, miras sahibinin anne ve babası yer alıyor. Anne ve baba vefat etmişse, onların miras hakkı çocuklarına yani miras bırakanının kardeşlerine geçiyor.
Üçüncü zümrede ise miras bırakanın büyük anne ve büyük babaları devreye giriyor. Bu durumda akla şu soru gelebiliyor? Miras, neden aşağı doğru değil de hep yukarı doğru dağılıyor. Aslında miras çocuklara doğru dağıtılıyor. Bu yakınlık dereceleri veya zümreler, bir üst zümrede kimse yok ise anlam kazanıyor yani varisler arasında ölenin çocuğu varsa 2 ve 3’üncü zümreler mirastan pay alamıyor.
 

Eşin Varis Olarak Durumu Nedir ?

Aslında eşlere varisten çok ortak gözüyle bakılıyor demek daha doğru olabilir. Eş, zümrelerin hiç birisi içerisinde yer almıyor. 
Eşin mirastan payı, kimlerin varis olduğuna göre değişiyor. Eş;
  • Miras bırakanın birinci zümre mirasçıları var ise mirasın dörtte birini,
  • Miras ikinci zümreye kalmışsa mirasın yarısını,
  • Miras üçüncü zümreye intikal etmişse mirasın dörtte üçünü,
  • Her üç zümreden de kimse yok ise mirasın tamamını alıyor.
Paylaşımdan da anlaşılacağı gibi eş, miras konusunda öncelik sahibi oluyor. Burada, eşin aleyhine olabilecek husus çocuk sayısının iki ve daha az olması durumunda miras hakkının diğer varislerden az olmasıdır.

Paylaşım Nasıl Gerçekleşiyor ?

Aslında hukuken kimin ne pay alacağı biliniyor. Varislerin payları, paylaşıma dair bir itiraz yok ise noter tarafından da belirlenebiliyor. Miras paylaşımı ile ilgili bir anlaşmazlık söz konusu ise paylaşımı mutlaka mahkemelerin yapması gerekiyor.
Mahkeme veya noterlikler, kimin terekenin kaçta kaçını alacağını belirliyor. Yukarıda belirtilen eşin payı çıkarıldıktan sonra kalan mal varisler arasında eşit olarak paylaştırılıyor.
Özellikle bölünemeyen mallarda, malı mirasçılardan birisi hisse sahiplerinin rızası çerçevesinde bir bedel ödeyerek alabiliyor. Anlaşmazlık durumunda mahkemeler satışa hükmedebiliyor. Mahkemelerin satışa hükmettiği durumlarda da satın alma önceliği varislerde bulunuyor.

Vasiyetname Yoluyla Miras Paylaşımının Tayini

Miras bırakan şahıs, akıl sağlığı yerindeyken, mirasına yönelik bazı tasarruflarda bulunabiliyor. Ancak kanunlar, bu tasarruf ile ilgili bazı kısıtlamalar getiriyor. Bu kısıtlamalar saklı pay olarak adlandırılıyor.
Saklı pay uygulaması ile aslında mirasçılar korunuyor. Bu uygulama mirasın; alt soy için %50’sini, anne ve babadan her biri için %25’ini, eşin tek olduğu durumlarda %75’ini, eşin alt soy veya anne baba zümresiyle mirasçı olması durumunda tamamını kapsıyor.

Miras Paylaşımına Dair Özel Durumlar

Miras hukukunda ortaya çıkan özel durumlar detaylı olarak ele alınıyor. Göz ardı edilen her husus mahkemelerde dava konusu oluyor. 

Bu çerçevede ilk fasılda akla gelen özel durumlara ilişkin hususlar şöyle sıralanabilir.
  • Boşanmış eşler birbirlerinin mirasçısı olamazlar.
  • Ölüm veya boşanma ardından ilk eşten doğan/olan çocuklar ilk eşin miras hakkını talep edemiyorlar.
  • Eşler, birbiri ardına kısa sürede ölmüşlerse, örneğin bir trafik kazasının ardından eşlerden biri bir saat sonra ölmüşse önce ölenin mirasına varis oluyor. Bu durumun önemi sonra ölenin mal varlığının paylaşımında varislerin değişmesinden kaynaklanıyor. Örneğin, çocuksuz bir evlilikte malın asıl sahibi olan erkek önce ölmüş ise kadın %50 olan miras hakkını alıyor ve bu miras kadının kendi anne babasına kalıyor.
  • Evlatlıklar, sadece evlatlık alanın bırakacağı miras için kan bağı olmasa da hak sahibi oluyor. Örneğin, birinci zümrede yer alan bir çocuk öldüğünde, dededen kalan mal ölen çocuğun evlatlık olarak aldığı çocuğa intikal etmiyor.
  • Başka bir ailede evlatlık olan çocuk, kan bağı bulunanlardan kalan mirasta yakınlığına uygun eşit hak sahibidir. Başka bir ailede evlatlık olması, oradan miras hakkı bulunması kan bağı olan aileden olan miras hakkına halel getirmez.
  • Evlilik dışı çocuklar, miras bırakanın sağlığında bunu kabul etmesi veya mahkeme tarafından bu yönde hüküm verilmesi durumunda diğer çocuklarla eşit seviyede mirasçı oluyor.
  • Üçüncü zümreye kadar intikal etmiş miras hakkında bu hak; dayı, amca, hala ve teyze seviyesinden alt soya inmiyor. Bu durumda eş yok ise miras devlete kalıyor. Eşin olduğu durumlarda mirasın tamamı eşe kalıyor. Miras hukukuna dair burada yer almayan birçok detay bulunuyor. Genel hatları ile izah edilen konunun; özel durumlara göre yeniden incelenmesi gerekiyor.