Kısaca imar barışı kaçak olarak inşa edilen yapılardan, yasa içerisindeki koşullara uygun olanlarının affı olayıdır. Anayasa Mahkemesi içerisinde ise imar barışı şu şekilde ifade edilir: "Suç olan eylemi değil, ceza ve ceza davasının açılmasını ortadan kaldırır. Af, eylemi bağışlamadır ve asla eylemi meşru görme değildir. Dayandığı mevzuların anayasa içeriğine uygun olduğu, hukukun dışında bulunmadığı ve bunun sonucu olarak suç sayılmaması gerektiği gibi bir anlam taşımamalıdır."
İmar affının asıl amacı, gecekondu veya imar yasasına uygun olmayan yapılar hakkında uygulanacak olan işlemleri düzenlemek, işlemlerin tespit etmek, değerlendirmek, müracaat, duyuru ve uygulamanın esaslarını ve alaka diğer hususları belirlemektir.
İmar Barışı Kapsamında Olan Yapılar Hangileridir?
Yapı ruhsatı bulunmayan veya yapı ruhsatı olsa bile ruhsat ve eklerine aykırı bulunması nedeniyle yapı kullanımı izin belgesi alamamış, 31 Aralık 2017 tarihinden önce inşa edilmiş olan kentsel ve kırsal alanlardaki bütün yapılar imar barışı kapsamı içerisine girer.
İmar Barışı Kapsamında Olmayan Yapılar Hangileridir?
İlgili madde gereğince bazı yapılar imar barışı kapsamı dışında kalır. İmar affı kapsamına girmeyen yapılar şunlardır;
- 2960 sayılı Boğaziçi Kanununda belirtilen; Boğaziçi sahil şeridinin ve öngörünüm bölgesinin içinde bulunan yapılar,
- İstanbul'un tarihi yarımadası içinde, 3194 sayılı Kanunun geçici maddesi uyarınca bahsi geçen Kanuna eklenmiş bulunan kroki ile sınır ve koordinatları belirtilen alanlarda konumlanan yapılar,
- 6546 Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığının Kurulması Hakkında Kanununun 2'nci maddesinin ilk fıkrasında belirlenmiş tarihi alanda konumlanan yapılar,
- Üçüncü şahıslara ait olan, özel mülkiyete konu olan taşınmazlar üzerinde bulunan yapılar,
- Kesinleşmiş planlar sonucunda sosyal donatı alanı olan ve Maliye Bakanlığınca aynı amaç için değerlendirilmek üzere, kurumlara tahsis edilmiş olan ve Hazineye ait taşınmazlar üzerinde konumlanan yapılar.
Bu yapılar imar barışı kapsamına girmediği için bu kapsamda yer alan yapılar için yapı kayıt belgesi de düzenlenemez.
İmar Barışı Başvurusunda Gereken Bilgiler Nelerdir?
İmar barışı başvuruları e-devlet üzerinden yapılır. Bu işlem için gerekli olan bilgiler ise şunlardır;
- Şahsi e-devlet şifresi
- Geçerli bir telefon numarası
- Geçerli olan e-posta adresi
- İlgili yapının adresi
- Tapu varsa ada ve parselin bilgileri
- Toplam inşaat alanı bilgisi; konut ve işyerlerinin ayrı olarak toplam alanları (m2)
- Yapıda bulunan toplam konut ve işyeri sayısı
- İlgili arazinin emlak vergi birim değeri
- Yapının yer aldığı arsanın alan bilgisi
- İlgili yapının sınıfı
- İmar mevzuatına olan aykırılığın tarif edilmesi
- Yapıyı ve ayrılık bölgesini gösteren fotoğraflar
Bu bilgiler e-devlet kapısı üzerinden yapılacak olan başvuruda istenecek bilgiler. Eksik olması durumunda başvuru yapılamaz.
İmar Barışı Sonrası Tapuda Cins Değişikliği İşlemleri Nasıl Yapılır?
Tapuda cins değişikliği için ilk yapının kayıt belgesi alınmalıdır. Ayrıca yapının bütünü için mimar tarafından düzenlenen proje ve bütün maliklerin imzaladığı yönetim planının da bulunması gerekir. Bu işlemlerden sonra cins değişikliği ve kat mülkiyetine geçmek için "Zemin Tespit Tutanağı" düzenlenmesi adına LİHKAB/SHKMMB’ye müracaat edilmelidir.
Daha sonra bu bürolarca;
- Yapının bulunduğu parselin imar planı içerisinde umumi hizmet alanları kapsamına giren bir bölümünün olup olmadığının kontrol edilmesi gerekir. Bu işlem kadastro haritası ve imar planının çakıştırılması suretiyle yapılır.
- Eğer parselde imar planı dahilinde bulunan umumi hizmet alanlarına gelen bir kısmının olmadığı anlaşılır ise düzenlenecek olan EK-1 Zemin Tespit Tutanağında bu durum belirtilir ve tutanak imzalanır.
- Yapılan çakıştırma neticesinde yapının üzerinde yer aldığı parselin bu alanlara isabet ettiği anlaşılırsa yapının da içerisinde bulunduğu çakıştırılmış çizim, EK-2 Tutanağında gösterilerek, alakalı plan gereği terk edilmesi gerekli olan bu kısımların terki adına SHKMMB ’ye yönlendirilir.
- Daha sonra umumi hizmet alanlarına gelen alanların terk edildiğine dair alınmış olan belge ile önceden EK-2 Zemin Tespit Tutanağını hazırlayan büroya müracaat edilmesi ve bu tutanağın EK-1 Zemin Tespit Tutanağına haline dönüştürülmesi gerekir.
İşlemler tamamladıktan sonra cins değişikliği işlemi gerekiyorsa ilk olarak Kadastro Müdürlüğüne daha sonra ise Tapu Müdürlüğüne başvurulur. Bina tapuda tescilli ise ve direkt kat mülkiyetine geçilecekse yalnızca Tapu Müdürlüğüne müracaat edilerek bu işlemler tamamlanabilir.
Yapı Cinsinin Sicile Tescil Durumu
Yapı kayıt belgesi alınmış olan ve kat mülkiyetine geçilmeksizin yalnızca yapının tapuya tescili isteniyorsa herhangi bir mimari projeye gerek olmaz. Yalnızca Zemin Tespit Tutanağının Düzenlenmesi adına bir Harita Kadastro Mühendislik Bürosuna ya da Serbest Harita Kadastro Mühendislik Müşavirlik Bürosuna müracaat edilmesi yeterli olur. Burada Zemin Tespit Tutanağının düzenlenmesinden sonra, ilk olarak Kadastro Müdürlüğüne ardından da Tapu Müdürlüğüne başvurulması gerekir.
Kamu Kurumlarına Ait Yapıların Cins Değişikliği İşlemleri Nasıl Yapılır?
İbadethaneler, mülkiyeti kamu kurumlarına ait olan yapılar, mülkiyeti Hazine adına kayıtlı kamu kurumlarına tahsisli yapılara ait olan cins değişikliği işlemlerinde; zemin tespit tutanağının ve kat mülkiyeti tesisisin istendiği yapılar için gerekli olan mimari projenin; ilgili kurum bünyesinde çalışan mühendis ve mimarın sorumluluğunda yaptırılması gerekir. Mülkiyeti Hazine adına kayıtlı olan, kamu kurumlarına tahsis edilen ait taleplerde, bu talebin Milli Emlak Müdürlükleri tarafından yapılması gerekir.
Yapı Kayıt Belgesi Olan Yapılarda Cins Değişikliği Tesisi Yapılması İçin Ne Gerekir?
Yapı Kayıt Belgesi olan yapılarda imar barışı çerçevesi içerisinde talep edilen cins değişikliği tesisinin yapılabilmesi için bahsi geçen yapıların tabi bulunduğu özel kanunlarda (Kıyı Kanunu, Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu, Doğal sit, Kentsel sit, Arkeolojik sit, Askeri Güvenlik Alanı ile alakalı kanunlar) cins değişikliği mülkiyeti tesisine izin veriliyor olması gerekir. Mevzuat gereğince, işlemlerden önce diğer kurumlardan izin alınması gereken konularda, ilk olarak gerekli olan işlemler yapılır, işlemlere bu şekilde yön verilir.